Anasayfa / Uncategorized / Üçüz Hikayelerinin Üçüncüsü

Üçüz Hikayelerinin Üçüncüsü

Sema ile başlayıp Ayşe ile devam ettiğimiz ¨üçüz gerçeği!¨ dizisinin üçüncü ve son bölümünde başrol oyuncumuz Çiğdem Kırcıoğlu! İyi okumalar…

Hamile olduğunu kaç haftalıkken öğrendin? Neler hissettin?
Hamile olduğumu 5.haftamda öğrendim. Reglim gecikince kan testi yaptırdım ve sonuç inanılmazdı. Normalde en fazla 200-300 çıkan değer, bende 5585(!) di. Doktorumu arayıp, sonucumu söylediğimde, “kendini hazırla” diyebildi sadece 🙂

Planlı bir gebelik miydi?
Evet planlıydı. Ama üçüzü planlamamıştım açıkçası 🙂


Hamile kalma süreci nasıldı? 
Çocuk yapmaya karar verdiğim an, hemen hamile kalacağımı sanıyordum. 2-3 ay geçti, baktım olmuyor, tuttum doktorun yolunu. O “acele etme” dese de, dinler miyim ben 🙂 Bir ilaç verdi bana ve olanlar oldu. Birkaç gün sonra karnım şişmeye ve acımaya başladı. Ben gaz sancısıdır diye üstüne düşmedim. Ama geçmek bilmedi ve daha da şiddetlendi. Doktoruma gittim ve ilacın yan etkisi olduğunu, hemen hastaneye yatmam gerektiğini söyledi. Meğer OHSS Sendromu diye bir hastalıkmış. 10 gün boyunca o hastanede neler yaşadığımı bir ben bilirim.

Üçüz taşıdığını ne zaman öğrendin? Neler hissettin? Eşinin tepkisi ne oldu?
Ben hastanede yatarken, regl günüm geçmiş ama ben farkında bile değilim. Çıktıktan sonra öğrenir öğrenmez, doktoruma gittim. Ultrasonda tek tek saymaya başladı. 1,2,3.. devamı gelecek mi diye korkarak bekledik. Garip bir duyguydu. Hatta şu an bunları yazarken bile o duyguyu tekrar yaşıyorum. Mucizeydi… Mucizemdi… Üçüz olduğu kesinleştiği an eşimle göz göze geldik. Gözleri parıldıyordu… Ve o anı görmek, tüm korkularımı silmeye yetmişti. Eşim mutluydu ve destekçimdi. Çıkışta bana bir sarılışı vardı; hüngür hüngür ağlamıştım.

Çevrenizdekiler üçüz doğuracağını duyduklarında nasıl karşıladılar?
Hiç kimse inanmadı ki 🙂 Ben bile kendi gözümle gördüğüm halde inanmamıştım, onların inanmasını bekleyemezdim. ¨Nasıl olacak, küçük doğarlar, nasıl bakacaksın…¨ diye vızıldayıp durdular.

Hamileliğin nasıl geçti? Çok sıkıntı yaşadın mı?
Genel anlamda çok iyi geçti. 7. aya kadar gezdim, tozdum. 5. ayda sık sık kasılmalarım oldu, soluğu hastanelerde aldım. 7. aydan sonra evden çıkmadım. Zaten istesem de çıkamazdım. Çok zor yürüyordum.

Hamileliğin boyunca yardımcın var mıydı?
En büyük yardımcım eşimdi. Yattığım dönemde yemeğimi yaptı, evimi temizledi.

Kaç kilo aldın?
İlk 3 ay 9 kilo verdim. Doğuma girmeden tartıldığımda 20 kilo almıştım. Doğumdan eve geldiğimde o 20 kilo da tuzla buz olmuştu 🙂
Bebekleriniz ne zaman dünyaya geldiler? Kaç haftalık doğdular?
Kuzucuklarım 8. ayın sonunda 37. Haftama girdiğimde, planlı bir şekilde doğdular. 2280-2300-2580 gram ve 49 cm diler. Miniciktiler. 2 prensesim 1 de prensim var.


Doğum nasıl oldu? Zorlandın mı? Sonrası nasıldı?
Son kontrole gittiğimde doğum zamanına karar verdik. O gün hastaneye yatacak, ertesi gün ciğer geliştirici iğnelerim yapılacak ve diğer gün de doğum yapacaktım. Gerçekten de her şey planlanan şekilde oldu. Ameliyathaneye giderken zırıl zırıl ağlıyordum. Hele ki annemi ve eşimi ameliyathane bekleme kapısında bırakıp, içeri sedye tepesinde girişim ve yapayalnız kalışım yok mu? Aman Allah’ım!! Etrafımda hiç tanımadığım insanlar, buz gibi odalar… Dahası sevdiklerim dışarıda… Al sana bir ağlama sebebi daha… Ağlaya ağlaya narkozumu verdiler bana. Gerisi yok… Bilmiyorum.
Ama doğum sonrası tam bir faciaydı. Karnımı kör testereyle kesmişler gibiydi. “Acıyorrrr”  diye bas bas bağırdım. Bütün servis hemşireleri ve doktorları tepemdeydiler. Neyse ki ağrı kesiciler çabucak etkisini gösterdi.

Bebekler nasıllardı?
Bebeklerin hepsi doğumdan sonra hemen odaya gelmişler. Ama kısa bir süre sonra bir kızım ve oğlum da morarmalar başlamış. Hemen yoğun bakıma almışlar. Üşümüş kuzucuklarım… Çok şükür başka hiçbir sağlık problemleri yoktu.

Bebeklerini gördüğünde neler hissettin?
Gözlerimi ilk açtığımda minicik bir beden yatıyordu yanımda. Diğerlerini sordum hemen, anlattılar durumlarını. Ama gel de beni inandır. Neden yanımda değiller diye sorudum durdum. İlk gün yataktan dahi kalkamadım. Diğer iki bebeğimi göremedim o gün. Ertesi gün bi gayret kalktım. Yoğun bakım ünitesinin olduğu kata çıktım, iki büklüm. Şaşkın şaşkın baktım onlara. İnanılmaz bir duyguydu. Onları orda bırakıp, bana teselli olan kızımın yanına giderken, unutamayacağım bir acı hissettim içimde. Kuvözde olanların da bana ihtiyacı vardı, diğerinin de… Ve ben şimdiden ayrım yapıyordum, diğerinin yanına gidiyordum. Oysa söz vermiştim kendime. Ne olursa olsun, hiç birini ayırmayacaktım diğerlerinden. Yine eşim sakinleştirdi beni… Onların iyiliği için böyle olmalıydı…


Ne zaman eve geldiler?
Kuvözde olan kızım, vücut ısısı normale dönünce 3. gün yanıma geldi. Oğlumu beklemeye başladık. Bu süre içinde bende hastanede onların refakatçisi olarak kalıyordum.  Sonra oğlum da geldi yanımıza ve biz 7. gün evimize geldik.


Emzirebildin mi?
Evet, emzirdim. Az az gelen sütüm 4,5 ay dayanabildi.
Bebekler dünyaya geldikten sonra hayatın nasıl değişti?
Tepetaklak oldu diyelim biz ona 🙂 Gece gündüz durmadan ağlıyorlardı. Ben tecrübesiz, annem tecrübeli ama panik… Tam bir kâbustu. Bütün zamanımız emzir, mama ver, alt değiştir, biberon temizle, üstlerini değiştirmeyle geçiyordu. Gece yatarken pijamamı giyiyordum ama sabah çıkarmaya vaktim olmuyordu. Akşamüstü üzerimi değiştirebiliyordum. Yemek yemeye dahi fırsatım yoktu. Eşimle bırakın konuşmayı, sohbet etmeyi, birbirimizin yüzünü zor görüyorduk. İlk 3 ay tam bir felaketti kısacası. 
Şimdi kaç aylık bebeklerin? Biraz rahatladınız mı? 
Bu ay 18.ayımız bitiyor. Artık birbirimizi tanıyoruz ve ne istediğimizi biliyoruz. Dertlerini anlatabiliyorlar en azından. En güzeli ise, sevgilerini gösterebiliyorlar. “Anneyi seviyor musunuz?” diye sorduğumda, kafalarını aşağı-yukarı bir güzel sallayışları var, işte o her şeye değer. Verdiklerimi almaları, çektiğim sıkıntıları bir anda yok ediyor.
Senin yaşadıklarına benzer sıkıntılar yaşayan tanıdıkların var mı?
Olmaz mı hiç? Bir forum sitesinde tanıştığım, facebook’da çoğalttığım bir sürü arkadaşım oldu. Birbirimizden öğrendiğimiz ve öğreneceğimiz o kadar çok şey var ki…
Bebeklerin bakımında yardımcın var mı?
2.aydan itibaren tek başıma bakıyorum. İlk zamanlarda kafayı yemek üzereydim. Akşam olunca eşim gelirdi, ben 1-2 saat yatardım. Ertesi gün o 1-2 saatlik uykuyla koşuşturur dururdum. Sonra baktım olmuyor, bir çözüm bulmalıydım bu işe. Hemen bir düzen oturtmaya karar verdim. Mama saatleri, uyku saatleri, oyun saatleri düzenli olursa, kendime daha fazla zaman ayırabilirdim. Hepsini aynı anda besleyip, aynı anda uyutmaya başladım. Ve gerçekten de böyle olunca, her şeye vakit ayırabiliyordum. Hatta uyumaya bile. Hala aynı şekilde devam ediyoruz. Ben 3 küçük canavarın ortasında savunmasız ve tek başınayım 🙂


Daha erken anne olmayı tercih eder miydin?
26 yaşında anne oldum. Bence gayet ideal bir yaş. Zaten evliliğimizin 3.yılında geldi kuzularım. Daha erken olsaydı, ben evliliğimi anlamadan, anne olacaktım.


Bugünlerde yaşadığınız sıkıntılar neler?
Yaramazlıklarıııııı 🙂 Tam bir canavar oldular başıma. “Kime çektiler böyle” diyorum bazen, annem parmağıyla beni işaret ediyor 🙂  Bir de gece uykularımız –nedense- hala bölük pörçük.  Ama ne olursa olsun, onların ufacık gülümsemeleri tüm yorgunluğu alp götürüyor.
Dördüncü bebek de gelsin mi:)
Valla bir ara gerçekten istiyordum. Hazır bunlarda küçükken, üçe bakan, dörde de bakar diye diye ufaktan gazlıyordum kendimi. Sonra geriye baktım, ilk zamanlardaki sıkıntıları tekrar yaşamaya gücüm ve sabrım yok, vazgeçtim bu düşünceden. Hem zaten şimdi, çocuklarımın gözünde 3’e bölünmüş bir anneyken, onlara bir kez daha haksızlık yapamam.
Son olarak neler söylemek istersin?
Korkulduğu gibi değilmiş üçüz annesi olmak. Özel olmak, güçlü olmak, 3 kere anne olmak demekmiş. Gözümden bile sakındığım yavrularımın sayesinde yüklendi bu sıfatlar bana. Her ne kadar zor olsa da, hatta bazen dayanılmaz bile olsa da, iyi ki üç taneler. İçimde üç kat sevgi taşıyorum. Var mı ötesi?
Teşekürler Çiğdem… Bunlar da muhteşem üçüzler:)


Diğer Paylaşım

Dr. Yalım Üner’e Cevap

Geçtiğimiz gün blogda bir mama firmasının çeşitli mecralarda duyurduğu ‘Her gün 500 ml anne sütü’ …

7 Yorum

  1. Ucu de biribirinden guzel masallah 🙂 Ben de bir defa da doguramadim ama bu gidisle her yil doguracagim galiba :))

  2. Çook tatlılar maşaAllah. Bu halleriyle hazır alınmıyor mu bu çocuklar?! 🙂

  3. Ağlaya zırlaya okudum… Hala gözlerim buğulu, klavyedeki harfleri seçmeye çalışıyorum. Çok güzel… Çok güzel…

  4. Ikiz bebeklerimizden sadece 16 ay sonra gelen ucuncu bebegimizle her ne kadar dogumda olmasa da “gecikmeli ucuz” cocuk sahibi olduk bizde. Bu ve diger ucuz hikayelerini okuduktan sonra “aman Allahim, ayni seyleri yasamisiz!”diyorum her seferinde.. gercekten anlatildigi gibi cok zor, ben hala o zamanlari nasil atlattigimiza inanamasam da, cocuklar buyumeye basladiktan sonra yavas yavas derin bir oooh cekmeye basliyorsunuz…

  5. inanılmazsın çiğdem. maşşaaaaaaaaaallh
    secce

  6. Simdi tekrar okudum bu roportaji. Aradan gecen üç yila ragmen sanki yeni dogurmusum gibi hissettim. Bir yil once bu roportaj yapildiginda neyse simdi de ayni yorgunluklar var ama umutlarima daha cok yaklastim 🙂

Leave a Reply