Anasayfa / BYBO / Yapım / Hamilelik / Hamilelik günlükleri / Arzu’nun Hamilelik Günlüğü- 24. Hafta

Arzu’nun Hamilelik Günlüğü- 24. Hafta

Arzu’nun Hamilelik Günlüğü’nün 5. Haftası burada

Arzu’nun Hamilelik Günlüğü’nün 6 ve 7. Haftası burada
Arzu’nun Hamilelik Günlüğü’nün 8 ve 9. Haftası burada
Arzu’nun Hamilelik Günlüğü’nün 10, 11 ve 12. Haftaları 
Arzu’nun Hamilelik Günlüğü’nün 13 ve 14. Haftaları burada
Arzu’nun Hamilelik Günlüğü’nün 15 ve 16. Haftaları burada
Arzu’nun Hamilelik Günlüğü’nün 17 ve 18. Haftaları burada
Arzu’nun Hamilelik Günlüğü’nün 19 ve 20. Haftaları burada
Arzu’nun Hamilelik Günlüğü’nün 21. Haftası burada

Arzu’nun Hamilelik Günlüğü’nün 22. Haftası burada
Arzu’nun Hamilelik Günlüğü’nün 23. Haftası burada


Merhabalar,

Bu hafta “Doktorum Hıyar Çıktı” isimli bölümle karşınızdayım!
Çok huzursuzum. Doktorumuzla olan en son randevumuzda
(detaylı ultrason için olan) doğum tercihlerim ile ilgili konuşmak istedim.
– Demir Bey, sizinle doğum hakkında konuşmak
istiyorum.
– Daha erken aslında ama…
– Yok, ben fikirlerinizi duymak isterim çünkü doğal
doğumu ne kadar desteklediğinizi artık bilmem lazım. Biz, Anadolu yakasında
oturuyoruz. Size bayağı uzağız. Bunu nasıl planlıyorsunuz? Doğum başlangıcında,
aktif safhaya geçmeden mümkün olduğunca uzunca bir süreyi evde geçirmeyi
istiyorum…
– Yok öyle bir şey Arzu hanım… Tıp dünyası bu konuda
çok kurbanlar vererek bu duruma geldi. Benim gençliğim doğumhanede geçti. Gencecik kadınların ölüsü çıkardı! Yok ben evde olacağım, yok serum istemem,
yok NST’ye bağlı durmam… Bunların hiçbiri yok! Sancılar sırasında bazen 2 dakika bebek nefes
alamıyor. Yani, sizi suyun altına bastırıp orda 2 dakika tutmam gibi bir şey! Benim devamlı bebeğin stresini ölçmem ve görmem lazım! Bir kere muazzam bir ağrı oluyor ve kadınlar bu ağrıya
dayanamıyor… Bunun en iyi yolu: size epidural vermem lazım. Bakın,
şimdi kolunuz kırılsa, ameliyata anestezi olmadan mı gireceksiniz? Var mı böyle
bir şey? Aktif safhaya girdiğinizde de epiduralin etkisi geçmiş olacak. İşte
ıkınacaksınız, biz karnınıza bastıracağız, hadi Arzu diyeceğiz, gerekirse
forsepsle bebeği alacağız.
Kocama baktım. Yüzü bembeyaz olmuştu! “Gencecik
kadınların ölüsü çıkardı” kısmından sonrakileri duymadı bile. Kocaman adamımı
bile korkuttu: “Karım ölecek mi?” Benim aklıma korku tohumunu ekti. Kendimizi dışarı zor attık. Ne düşünmek lazım? Aklımızı karıştırdı, korktuk, gerçeği mi söylüyor? Yoksa, alıştığı akışın
dışına çıkmakta mı zorlanıyor? Kendini güvene almakla daha mı ilgili?
Gerçekten, bu normal doğum sevdasını bırakıp kendimi bu tıp adamının duygusuz
ama güvenli gözüken kollarına mı bırakmalıyım? Ağrılara dayanamaz mıyım? Doğal
doğum korkunç derecede tehlikeli bir şey mi?
Durduk.
Bu hafta, Doula izdivaç teklifim için Doula Sima
Ibrahimiye Ölçer ile buluştum. Yine, uzun bir Bostancı-Emirgan yolculuğu… Yine
guzel bir hava! Otobüste herkes bana yer vermeye çalıştı. Teyzeler karnıma
bakıp gülümsedi, genç kızlar dokunmak istedi. Evet, hamile bir kadın tüm Türk
toplumunun himayesi altında!
Yaklaşık 2 saat Sima ile konuştuk. Doktorumun hıyar
çıktığından bahsettim. Çok alışık olduğu için gülüp geçti ve bana doğal doğumu
destekleyen doktor tavsiyelerinde bulundu, sağolsun. Hem de bizim tarafta! Genel olarak, doula ile çalışmanın ne olduğu ve süreç
hakkında konuştuk. Sima, Mayıs ayı için izdivaç teklifimi kabul etti.
Mayısa kadar yapacaklarımızdan bahsetti, olacak buluşmalarımızı anlattı,
doğumda kendisinden ne beklemem gerektiğini açıklığa kavuşturdu. Tavsiye ettiği kitapları söyledi. Mide şikayetlerim ve sağlıklı bir diyet için
faydalanabileceğim bir web sitesi söyledi… Bir sefer daha doktorumun
hıyarlığına sinir oldum!
Aylardır bana kilomla ilgili suçluluk hissettirdi. Her
sabah tarttırdı. 100 gr aşağı, 200 gr yukarı… Yok içmiyim yok yemiyim derken
aklımı kaçırttı bana! Ama bir kerede ¨Peki sen ne yiyorsun?¨ diye sormadı. Verdiği
demir ilacı da çok dokundu, döküntüden ve kaşıntıdan cildim kanadı. Bıraktım
demir hapını.
Yani, yeni görevimiz benim Sima ile olacağımı kabul
eden ve doğal doğumu destekleyen bir doktor bulmak!
Bu hafta sonu ayrıca, DO-UM’un eğitimine katılıyoruz.
Kocamla aramızda şöyle bir konuşma geçti:
– Hmmm benim ne işim var ya?

– Aaa herkes kocasıyla geliyor! Bi tek ben yalnız olucam yoksa! Büüü
– Tamam canım gelirim, ben biliyorum ki hem, doğarken yapmıştım hepsini 🙂

Yeni doktorla tanışmaya bu eğitimden sonra gideceğim,
biraz daha donanımlı olmak istiyorum. Eğitimde neler var? DO-UM’un web sitesinden:

  • Doğum konusunda
    ne gibi seçeneklerim var? Benim doğum tercihlerim neler?
  • Doğumdan sonra
    hastanede bebeğimi neler bekliyor?  Bu konularda hangi seçimleri
    yapabilirim?
  • Doğum
    dalgalarıyla nasıl başedebilirim?
  • Eşim ve
    yakınlarım bana doğumda nasıl yardımcı olabilir?
  • Doğumun başladığını nasıl anlarım?
  • Nefes çalışmaları bana doğumda nasıl yardımcı olur?
  • Bedenimi doğuma nasıl hazırlayabilirim?
  • Kendim için en iyi doğum ortamını nasıl yaratabilirim? 
  • Doktorum ve sağlık personeliyle tercihlerimi paylaşmanın en etkili
    yöntemi nedir?
  • Doğum koçluğu yapmak isterse eşimin neler bilmesi gerekiyor?
  • Hastanede bizi neler bekler?
  • Ya sezaryen olmam gerekirse?
  • Lohusalıkta kendime ve bebeğime en iyi nasıl bakarım?
  • Emzirme konusunda kendime güvenimi
    nasıl artırırım?
  • İlk günler ve aylarda bebeğimle nasıl anlaşacağım?
Bir kaç şey daha oldu bu hafta… Cuma akşamı
arkadaşlarımıza yemeğe gittik, ben yolda düştüm. Yani, çok yavaş düştüm. Hafifçe ayağım burkuldu, zaten yavaş yürüyorduk, kocam
tuttu kollarımdan, üstümde de çok kalın ve büyük kaz tüyü montum vardı,
dizlerimin üstüne çöküverdim… Tabii başladım ağlamaya!

– Gördün mü sen? Nasıl düştüm? Karnıma geldi mi? Ne
oldu?
– Hayatım gelmedi karnına, ben tuttum seni..
– Dizimin üstüne geldi galiba… karnıma gelmedi di mi?
Gördün di mi?
– Gelmedi canım, çok yavaş… tökezledin sadece… düşmek
bile sayılmaz…
– Sayılmaz di mi… bir şey olmamıştır di mi?
– Hiç bir şey olmadı merak etme! Hava yastığı var onun
ya? Hem bak, dizlerin bile acımıyor
di mi? Çok yavaşca indin çünkü.
– Tamam… Çok korktum.
Bütün gece, elim karnımda, tuvalete girdim çıktım… Aklım bebeğimde, düştüm ya? Korkumun geçmesi zaman aldı. 
Eve dönerken, yolda kebap koktu burnuma ama zaten çok
yemişim, yerim yok.
Sabah oldu, uyandım ve aklıma gelen ilk düşünce: “Allaaaam ciğer istiyorum!”
– Anne ya… ciğer yapsana, senin kasaptaki iyidir…
– Ahh kuzum, sen iste ben herşeyi yapayım sana…
– He he tamam!
– Anne olunca anlarsın!
Gelecek hafta görüşmek üzere!
Arzu

Diğer Paylaşım

Ahu’nun İkinci Doğal Doğum Hikayesi

Sevgili Duru, Seninle maceramız 17 şubat 2017’de başladı. Reglim sadece iki gün gecikmişti ama ben …

12 Yorum

  1. Bu Anadolu yakasındaki doğal doğumu destekleyen doktorları çok merak ettim.
    siz doktorunuza karar verince bizimle de paylaşır mısınız? ya da ben bunu sizden nasıl öğrenirim.

    Bu arada yazılarınızı zevkle okuyorum. Umarım herşey istediğiniz gibi gider ve istediğiniz gibi sonuçlanır.

    Sevgiler…

  2. hmmm Sima'ya sormam lazım…

  3. Lütfen bu doktorun korkunç yorumlarına aldırış etmeyin! Doğal doğum yaptım, doğumumu hep gülümsemeyle anıyorum. Doktorum doğal doğumu destekliyordu. Kendisiyle en azından görüşüp sohbet etmenizi öneririm. Sizi çok rahatlacaktır. Hatta eşinizle de tanıştırın. Gülnihal Bülbül, muayenehanesi Acıbadem'de ve bağımsız çalışıyor.

  4. Bak Arzu, önceden sorduğun ne iyi olmuş! Ya daha sonra sorsaydın..? En azından şimdi hemen ipleri alıvermişsin eline, doulanı da bulmuşsun. Süper!
    Düştüğün için ben de üzüldüm. Ama ben de geçen gün öyle yavaş çekim düştüm. Bazen hakikaten çok yumuşak inişler yapabiliyoruz 🙂
    Çok sevindim iyi olmana.
    Öperim

  5. Merhaba, Sima harika bir douladır, benim içsel doğum doula eğitiminden arkadaşım.Onunla çalışmak sizi oldukça rahatlatacak 🙂
    Anadolu yakasında Gülnihal Bülbül doğal doğum konusunda çok tecrübeli, ben onunla doula olarak doğuma katıldım ve o doğumda anne epizyosuz, müdahalesiz, içgüdülerini takip ederek ayakta ıkınmayla harika bir doğal doğum gerçekleştirdi.Umarım sizde tercihlerinize sayğılı bir doktor bulursunuz.
    Sevgiler

  6. Mide şikayetleri ve dyetlere ilgili web siteleri önerdi yazmışsınız ya bizlerle paylaşırmısınız ? bi de ktapları mümkünse tabi 🙂 sevgiler…

  7. mmm Sima'ya sormam lazım ne kadarını paylaşabilirim… cunku bu onun profesyonel işi…

  8. Tamam, Sima onay verdi. Bilgiler şöyle:

    1.) http://drbrewerpregnancydiet.com/

    2.) Doktor ise Gulnihal Bülbül'ü çok tavsiye ediyor. Diğeri ise Naciye Mülayim.

  9. Kitaplar şöyle: ( Ne kadarı Türkçe'de var bilmiyorum)

    Hypno Birthing, Marie F. Mongan
    Active Birth , Janet Balaskas
    The Thinking Woman’s Guide To A Better Birth, Henci Goer
    Birth Book, Sears
    Birth and Breastfeeding, Michel Odent
    Ina May’s Guide To Childbirth- Ina May Gaskin
    Birthing From Within – England Horowitz

  10. Arzu hanım çoktan doğum yapmıştır ama ben yazıya şimdi rastladığım için şimdi yorum yapıyorum. Bende 17 haftalık hamileyim ve eşim kadın doğumcu olduğu için doğum yöntemi konusunda tereddütlerim yok bi yandan duygusal olarak eşime güvendiğim için içim rahattir belki bir yandan da doğum yöntemi nolursa olsun ister normal, ister epidural normal ister sezaryan tek dileğim bebeğimi sağlıklı bir şekilde kucağıma almak. belki de doğum yöntemini seçmede yaşadıkları zorluklar ve stresin gebeler üzerinde oluşturduğu baskılar doğum türünden çok zarar veriyordur. ve ben hayatımın en güzel günlerini yaşadığım şu zamanlarda gerçekten bu stresin altına girmek istemiyorum. diğer yandan yakından şahit olduğum için şunu söyleyebilirim onların sezaryan veya epidural doğum derken çok ta kotu niyetlri yok. eşimle ilk fikir alışverişi yaptığımızda normal doğumda o kadar acı çekmene dayanamam dedi. özellikle meslekleri gereği pekçok komplikasyona şahit olduklarından riski minimuma indirmeye çalışmaları cok normal. ancak bu demek olmuyor ki siz kendi tercihinizi özgürce yapamazsınız. bir anna kafasına koyup kendine tam güvendikten sonra istediği doğum yontemi ile doğurur. o yüzden arzu hanım çabalarınızı takdire değer buluyorum. yeter ki karar verip ne istediğimizi bilelim..

Leave a Reply