Anasayfa / BYBO / Yapım / Doğum Hikayeleri / Arzu’nun Doğum Hikayesi

Arzu’nun Doğum Hikayesi

Arzu’nun Bebek Yapım Günlüğü
Arzu’nun Hamilelik Günlüğü


Ve… Arzu’nun Doğum Hikayesi: 


Bebeğimize nasıl kavuştuk? Bu, onun hikayesidir. 

Hamileliğimin 40. Haftası gelmiş geçmiş ve bende tık yok.
Çok sıkılmıştım.
Hareket edememekten, bel ağrısından, yatamamaktan, kalkamamaktan, ağırlığımdan sıkılmıştım. Yetsindi artık…
Kocam, bence daha gelmez dedi Fener maçına gitti. 

41. Haftanın birinci günü.
Gece saat 2, tuvalete kalktım. Yine.
Kilodum ıslak. Üfff bi altıma kaçırmadığım kalmıştı, o da oldu.
Zar zor, üstümü değiştim. O kadar zor ki o halde bacak indir kaldır.
Yattım.
Aa gene ıslağım.
Kurulanamadım herhalde.
Banyo. Yıkan. Kurulan. Değiş. Giyin. Yatak.
Biraz sonra ıslağım.
Ulan?
Suyum mu bu?
Anaaa, olabilir mi?
Kalk. Banyo. Kilotum ıslak ve bir de ufak mukusumsu bir şey var. Nişan?
Aaa başlıyor mu yoksa?
Ödüm bokuma karıştı. Aklım çıktı.
Saat 2:30 falan.sarıldım bir peştemalle yattım kocamın yanına. Bir şey demedim, uyandırmadım.
Döndüm, durdum, kurulandım… Sızıyor. 

Sima’ya mesaj attım, anlattım. Bekleyelim, yat uyu dedi.

Sabah 08:30a kadar uyumuşum. Kalktım.
Hiçbir şey yok.

Tuvalete gittim. Ayağa kalkınca sızmaya başladı.
Kocama sarıldım, başlıyor galiba dedim.
Sarıldık.
Doktorumu aradık.
Suyunuz gelmiş , hastaneye NST’ye dedi.
Sima’yı aradım, suyum geliyormuş dedim. Tamam, geliyorum şimdi yanına dedi.

Peki, eksik olan ne? Sancı. Hiç sancım yok. Hiç. Acayip rahatım.

Hastaneye vardık, hemşire beni bir odaya aldı ve serumu getirdi.
Bu ne diye sordum.
Suni sancı dedi. 


– Yok, suni sancı falan değil; NST için geldik biz
– Aaa, doktorunuz öyle dedi de ondan yani… 
– Yok, sadece NST.  

Yattık, bağladılar NST’yi. Herşey normal. Kalp atışları iyi.
Ama sancı hiç yok.
Bu arada sızıntı devam

Hastaneden çıktık. Doktorun muayenehanesine gittik. NST sonuçlarını konuşmak için.

Sonuçlar normal, bir de elle muayene edelim dedi.
Muayene yatağına yattım.
Kocama bir şey söylemek için yataktan doğruldum ve fooooşşşş bütün su bacaklarımın arasından boşaldı. Sıcacık.
Aaaa suyunuz geldi, dedi hemşire.
Evet, diye doğruladı doktor ve elle muayene etmeyeceğini söyledi.
Giyindim, odaya geçtik, konuşmaya başladık. 


– Bu tartışmasız suyunuz. NSTde gözüktüğü gibi hiç sancınız yok. Tecrübeme ve bilgime göre 24 saatten fazla sizi tutmayı uygun bulmuyorum
– Yani?
– Yanisi, dün gece 2’den beri sızdığına ve şimdi artık patladığına göre bu gece 2’ye kadar doğumun gerçekleşmesi sizin ve bebeğin sağlığı için gerekir
– Neden ki?
– Benim tecrübem, eğitimim ve bilgim doğrultusunda sonrasında bebekte enfeksiyon riski artar. Ben bu riski almam, size de tavsiye etmem
– Çok üzüldüm. Seçeneklerim neler?
– Doğumu destekleyerek sancıyı başlatmayı uygun buluyorum. Sizin durumunuzda bunun başarılı olacağına inanıyorum
– Benim durumum ne demek?
– Rahim 2cm açık, tamamen aşağıda, bebek ideal pozisyonda ama hiç sancınız yok
– Yani?
– Yani, suni sancı vererek doğumu başlatalım ve gece 2’ye kadar bitirmeyi hedefleyelim.
– Biz bunu biraz düşünmek istiyoruz

diyip dışarı çıktık.

Zor bir durumda kalmıştık.

“Amma saçmaladı kadın ha ha ne suni sancısı!” falan demedim; düşündüm.
Bebeğimin ve benim sağlığımın tehlikede olabileceği hiçbir seçeneği istemiyorduk.
Doktorumuzun dediklerine inanmak durumundaydık, ne yani google açıp: erken su gelmesi, sancı yok yazıp, ne yapacağımızı mı öğrenecektik.

Hayır, doktorumuza güvenecektik.
Muhakkak doğruyu söylüyordur.
Aksini düşünmek, o saatten sonra yeni doktor bulmak demekti ki, buna ne isteğimiz ne enerjimiz ve ne de zamanımız vardı. 

Dondurmalı kazandibini mideye indirdim.

Hastaneye vardık.
Odamıza çıktık. Neşeliyiz.
Sıcak ve güneşli bir gün, saat 16 civarı.
Kocamın telefonu çaldı, annem. 

– Arzu’yu arıyorum, telefonu kapalı, merak ettim
– A yok yürüyüşe çıktık, evde bırakmış

Kimseye henüz bir şey demedik.
Ben, kocam ve Sima.

Serum geldi. 

– Bu ne?
– İçinde ilaç var, bu ilaç yavaş yavaş sancınızı başlatacak. 

Bir yandan NST bakılıyor.
Sancım yine yok, kalp atışları normal. Suyum yok. Rahim açıklığı aynı.
Yatakta yan yatıyorum.
Güneş yavaş yavaş batıyor.
Sancının başlangıcını hatırlamıyorum şimdi.
Herhalde yavaş yavaş gelmiş olmalı.
Ama 23 sıralarında kendimden geçmek üzereyim.
Kocam elimi tutuyor, sarılıyor, yürütüyor, masaj yapıyor. (hani, ben doğuma girmem, dışarıda beklerim diyen adamım. Bir saniye bırakmadı elimi). Ben kusuyorum, bağırıyorum, çok ağlıyorum, oturamıyorum, yatamıyorum, hiç bir şey yapamaz haldeyim: beynim kulaklarımdan akacak.
“Mehmet, kurtar beni” dediğimi hatırlıyorum. 

Doktor muayeneye geldi, hiç açılma yok. Serviks şişmiş.

Boşuna mı böğürüyorum ben? 

– Vaktimiz azalıyor, doğum hiç ilerlemiyor
– Mehmet ben dayanamıyorum

“Yani 7 saattir bir gelişme yok ve ben gece 2yi geçmek istemiyorum” diyor doktorumuz.

“Ne yapıcaz?”
NST
Bebeğin kalp atışları yavaşlıyor. Bundan sonrası bende rüya gibi, uyandığımda iki hafta geçmişti. Çok zorlandım. 

Hatırladığım kadarı:

Beni, ameliyathaneye aldılar. Sedyenin ucunda oturttular. Sırtımı S gibi yapmamı ve hareket etmememi söylediler.
Yalnız olduğumu hatırlıyorum. Kocam nerde? Ne soğuk.
Çok sancım var.
Çok sık geliyor.
Çok şiddetli.
Yalnızım.
Tanımadığım iki kişi var, sancınız gelince duracağız diyorlar.
Hareketsiz durmalıyım.
Lisede okuduğum siyasi romanlar geliyor aklıma, 12 Eylül’de yapılan işkenceler, 47liler diye bir roman vardı, Fürüzan’ın, okuduğum işkence sahnelerini hatırlıyorum o haldeyken.
Gözlerim kapalı. Ellerimi tutmuş tanımadığım insanlar, buz gibi soğuk bir odadayım, bebeğim streste, kalbi yavaşlamış, beynime iniyor sancı, beynim akıyor dışarı, aklımı kaçırmak üzereyim:

– Mehmet nerdesin? Çok korkuyorum.
Çok korktum.
 
– Kıpırdamayın. 
– Sancım geldi hayvan, gebermek üzereyim. 
– Omurunuza iğne yapılacak, kıpırdamayın. 

Ellerimi tuttu bir hemşire kız, artık kimse o, her istediği olsun.
Biraz durdum.
İğne.
Yattım.
Doktorların seslerini, konuşmalarını duyuyorum.
Odayı hazırlıyorlar.
Bir tanesi yanıma geliyor: omzuma iğne batırıyor, hissediyor musunuz?
Bilmiyorum
Buz paketi dokunduruyor, hissediyor musunuz?
Ne biliyim lan ben? Sen değil misin bu işin uzmanı, birazdan karnımı yaracaklar, ben mi söyliycem hissedip hissetmediğimi? diye bağırdığımı sanıyorum ama galiba mıruldanıyorum. 

Sima geliyor yanıma.
Elimi tutuyor, yeşil doktor şapkası giymiş.
Doktor geliyor, başlıyorlarmış.
Çok korkuyorum, karnımı kesecekler.
Korkudan Altıma yapacak çişim bile yok şu anda.
Sima’ya bakıyorum.
Hasta bakıcı fotograf çekiyor.
Doktorun sesini duyuyorum.
Mesaneye dikkat diyor.
Başladılar mı diyorum, çoktan diyor Sima.
Görüyor musun bebeğimi?
Çıktı mı?
İyi mi ?
Az kaldı diyor.

Bekliyoruz.
Simayla konuşuyoruz.

Biraz uzun sürdü diyor, perdenin arkasına bakıyor.

Uzun sürüyor, bekliyoruz. Uğraşıyorlar.

Sonra gülümsüyorlar. 

Sesini duyuyorum.

Doğum bitti. Rahim duvarına yapışık imiş bebeğimiz, o yüzden uzun sürmüş. 

Farklı olabilir miydi?
Daha uzun beklenebilir miydi?
Suni sancı istemiyoruz, riski alıyoruz denebilir miydi?
Doktor ertesi sabah başka bir ameliyata gireceği için acele etmiş olabilir miydi?
Sancıyı daha uzun sürede, daha az şiddette verebilir miydi?
Bizi yanlış yönlendirmiş olabilir miydi?

Vs vs vs… Veya aklıma gelmeyen birçok olasılık.

Yanıtlarını bilmiyorum. Merak da etmiyorum.

Sonuçta, olan olduğu gibi oldu. Ben de durup olana tahammül ettim, kabul ettim, teslim oldum. 

Bundan sonrası ve lohusalık ayrı bir yazı konusu.

Arzu

Diğer Paylaşım

Ahu’nun İkinci Doğal Doğum Hikayesi

Sevgili Duru, Seninle maceramız 17 şubat 2017’de başladı. Reglim sadece iki gün gecikmişti ama ben …

12 Yorum

  1. Hayırlı uğurlu olsun. Senin sezeryanın tam da olması gerektiği gibi olmuş bence. okurken çok duygulandım.

  2. 6 aylık hamişim…
    Normal doğuma hevesliyim elbette…

    Ama Arzu'nun hikayesini okuyunca işimin tamamen şansa kaldığını görüyorum.

    İçim sızladı ve yaşadığın acıyı, hayal kırıklığını, herşeye rağmen yavruna kavuşmanın huzurunu hissettim satırlarında..

    Zor başlamış bebeğinin yaşam serüveni ama ne kadar güçlüymüş ki hızla sana tutunmuş…

    Bundan sonrası da aynı kararlılık ve güçle yeşersin…Hayatı bir orman gibi ulu ve özel olsun.

    Sevgilerimle

    Burcu ERTAN

  3. Ayni seyleri yasamisiz! 2 cm ile hastaneye gittim suni sanci destegiyle 7 cm' e gelebildim. Kalp atislari dusmeye baslayinca sezeryan yolu gozuktu. Neyse ki bizimle bebeklerimiz. Allah saglikla buyutmeyi nasip etsin. Sonrasinda unutuluveriyor bu gunler 🙂

  4. İşte beklediğim yazı, 31 haftalık hamileyim, hamileliğimin başından beri yazılarınızla bana rehber oldunuz, doktorlar ve tercihleri konusunda ne yazık ki elimiz kolumuz bağlı, kabullenici olmak ve biraz da teslim olmak gerek bazen, oğlunuzla beraber her şey çok güzel olsun sizin için, sevgiler.

  5. merhaba, tüm hamilellik yazılarınızı okudum ve doğum yazınızı bekliyordum:) ikinizide maşallah önemli olan sağlıklı olmanız.. allah analı babalı büyütsün:)

  6. Hamileliğin başından beri ben de seni takip ediyordum bebişler nasıl ne şekilde istiyorlarsa doğuyorlar bir şekilde. Önemli olan kucağına sağsalim almış olman tebrikler çok sevindim bende 38 deyim artık lohusa yazılarını bekliyor olacağım:)

  7. Merhaba Arzu ,

    yazılarını 7 aylık hamileyken okumaya başladım ve tahminen kızım oğlundan 6 hafta büyük:)doğum hikayeni merakla bekliyordum ve sağsalim oğluna kavuşmana çok sevindim:)ben de her şey yolunda normal doğum yapmaya kendimi hazırlarken 40 hafta yı 5 gün gece sezaryan ile doğum yaptım. ne sancım ne de suyum geldi. rahim ağzında hiçbir açılma olmadı. kalp atışlarında zayıflama görüldüğünde acil ameliyat oldum. Doktorum normal doğumu destekliyordu ancak risk almak kimsenin istemeyeceği bir şey. doğum sırasında bebeğin boyunda kordon olduğu ve kaka yapmaya başladığını gördük. yani tam zamanında doğuma alınmışım. Hem doktor hem de 5 aylık bir anne olarak senin durumunda doktorunun doğru olanı yaptığını düşünüyorum. sana ve oğluna mutluluklar ve eğlenceler diliyorum:)

  8. Güçlü kadın! Hikâyeni başından sonuna kadar okumuş biri olarak seninle çok çok gurur duydum Arzu. Doğumunun seyrinin istediği gibi gelişememiş olmasına üzüldüm. Umarım bundan sonra başına gelecek süprizler, seni hep sevindirecek türden olur. Kuzuna ve sana öpücükler! <3

  9. Merhaba
    Suyum gelmesine ragmen sanci baslamayinca bana da suni sanci verdiler. Oglen 12 de baslayan dogum surecinin 24 saatte bitmesi gerektigi bitmez ise enfeksiyon riski olacagi soylendi. Aciklik sabaha karsi 6 santim olmasina ragmen bebek asagi inmemis,istenilen seviyeye ulasmamisti. Doktorum doguma kadar evinde dinlenmek istedigi icin bir nobetci doktor bir ebe ile kontrollerim devam etti. Son 3 saatim cok ama cok zor gecti. Nobetci doktor bebek inebilir de inemezde dedigi icin esim normal dogumda israr etti fakat acilmalarim 2 saatte 1 santim oluyordu ve 24 saat tam 10 santim aciklikta bitiyordu. 6 santimde iflas ettim.3 saat esime sezaryen icin yalvardiktan sonra sabaha karsi 4:50 de sezaryenle dogum yaptim.Doktoruma yalvardigimi da soylemeliyim. Onlar bekleyelim dedikce bebegim kaburgalarima tekme atiyordu.Dogdugunda alninin ust kismi baya basilmisti,kafasinin gerisi bir tac seklini almisti. 4 santimde epidural taktilar. Acilarim 10'a katlandi. Dogum sonrasi sirtimdaki igne yerinin agrisi,sezaryen yerinin dikis agrisi, 15 gun once olusan ve gecmek bilmeyen sag omuz kuregimdeki yanlis bir hareketten dolayi sirt agrim ve Ingiltere'den 8 aylikken tasindigim icin ev esyasi alma ve yerlestirme yorgunlugu bana kalanlar…Ayrica bebegim 37 hafta 3 gunlukken dogdugu icin kilosu dusuk dogdu. O emmeyi bilmiyordu ben de agrilarim yuzunden bebegi emzirmekte zorlaniyordum cunku her emzirme seansi aci doluydu.Bebegim kilo kaybetti,sarilik tehlikesi gecirdi,doktor tavsiyesi ile 24 saat= 3 saat arayla emzirme+mama yaptik. 24 saatin bitiminde sarilik tehlikesi gecti. Acidan korkar olmustum ta ki pompayla goguslerimi sagana kadar… Sonra rahatladim. Doktorumuz artik 6 saatte bir mama takviyesi yapmamizi istedi fakat biz pompayla sagdigimiz sutu emzirmeden sonra kasik biberon ile verdik.
    Simdi 2 ay gecti. Cok sukur iyiyiz. Acilari unuttugum icin arada bir son 4 santimi de bekleseydim ve normal dogum yapsaydim dedigim oluyor ama yazdiklarinizi okuyunca ayni anlari tekrar yasadigim icin iyi ki sezaryene gecmisim diyorum.
    Aklima sizinki gibi bir suru soru geliyor ama ben de dusunmemeye calisiyorum. En iyisi de bu sanirim
    Selamlar
    Zahide

  10. son ana kadar normal dogum icin elinden geleni yapan annelerin sezaryen ile dogurmasi bir tesaduf mudur ? saglikla kucaginiza almis olmaniza cok sevindim 🙂 gerci ben bu yaziyi biraz gec gordum . tekrar hayirli olsun bebeginiz , saglikla sihhatle buyusun insallah .

Leave a Reply