Anasayfa / BYBO / Bakım / 0-18 Aylık Bebekler İçin Tuvalet İletişimi — Bölüm 3

0-18 Aylık Bebekler İçin Tuvalet İletişimi — Bölüm 3

6N 1K: Ne zaman?

Geçen yazıda uygulamalı tuvalet iletişiminin 6N 1K’sından (ne, ne zaman, nerede, nasıl, neden, nereden ve kim) bahsetmeye başlamıştık. Pratikte kısaca “ne” olduğunu anlattıktan sonra “ne zaman” sorusuna geçtik. Ne zaman sorusuna yanıt olarak kısaca bebeklerimiz bize sinyal verdiği zaman dedik ve olası sinyalleri listeledik, facebook bezsiz grubumuzda annelerin paylaştığı sinyallere örnekler verdik. Bu yazıda ne zaman sorusunu biraz daha detaylandırıp farklı zamanlamaları inceleyeceğiz.

Sinyal gelmediği zaman

Evet, bebeklerimiz sinyal verdiği zaman tuvalete tutmak gerekir, bu kesin. Ancak bebekler her zaman sinyal vermezler ya da bebek bakımıyla ilgilenen kişiler, bebeğin verdiği sinyalleri her zaman çok iyi algılayamazlar. Ya da sinyal veren bebeğimiz bir anda sinyal vermeyi kesebilir, etrafıyla ilgilenecek çağa geldiğinde daha ilginç şeylere takılıp unutabilir; emeklemeye, yürümeye başladığında takip etmek zorlaşabilir; diş çıkarma ve hastalık dönemlerinde, diğer temel ihtiyaçları gibi tuvalet ihtiyacını da ikinci plana atabilir. Bunun için üç farklı zamanlama devreye girer:

  1. Evrensel zamanlama
  2. Bebeğinizin kendine özgü zamanlaması
  3. Annenin ya da bebek bakımıyla ilgilenen diğer kişilerin içgüdüsel zamanlaması 
Evrensel zaman
Tüm bebişlerin tuvalete gittiği belli zamanlar vardır. Bu zamanlar bir ön koşula bağlı olduğu için, normal koşullar altında (NKA) tüm insanlar için de geçerlidir. Kendinizi düşünün, ne yaptıktan sonra tuvalete gitme ihtiyacı duyarsınız? 
fotoğraf: http://www.chicagoparent.com/
  1. İlk olarak, uykudan uyanınca. Uzun bir gece uykusundan sonra tuvalete koşmayan yoktur herhalde. Uyku sırasında vücudumuz kendimizi kirletmemek için özel bir hormon salgılar (ADH: antidiüretik hormon). Bu hormon sayesinde, gece tuvalete gitmeden rahat rahat uyuyabiliriz. Ama uyanınca, ADH seviyesi düşer ve ilk iş kendimizi tuvavlette buluruz. Anne-babalar sabah bebeklerinin bezlerini değiştirdiklerinde bütün gece çiş yapıp bezlerini doldurduğunu düşünürler. Oysa bebekler de bir insandır, insan anatomisine sahiptir, onların vücudu da ADH salgılar ve uykularında kendilerini kirletmelerini engeller. Fakat yenidoğan bebeklerin mideleri küçük olduğu için yaşamlarını devam ettirecek kalori ihtiyaçlarını sağlamak üzere daha sık uyanırlar, uyandıklarında da çiş yaparlar, bu da sabah bezlerinin dolu olmasına neden olur. O yüzden bebeğiniz uykularından (gece yarısı, sabah, öğlen) uyandığında tuvalete tutup bu doğal ihtiyacını karşılamasını sağlayabilirsiniz. Yalnız bazı bebekler kalkar kalkmaz yapmayı tercih etmeyebilir, 1-2 dakika geçtikten veya bazen emdikten sonra yapabilirler, bunu da bebeğinizi gözlemleyip deneme-yanılma yoluyla kısa sürede keşfedebilirsiniz.
     
  2. İkinci evrensel zaman, uzun süre bir yerde oturmak durumunda kaldıktan sonra. Örneğin, araba koltuğu, sling, kanguru, mama sandalyesi ve artık bebeğinizi uzun süre oturttuğunuz neresi varsa. Tabii burada zaman kavramının idrar torbasının büyüklüğüyle doğru orantılı olduğunu unutmamak gerekir. Yani size belki 5 saat uzun süre gibi gelebilir ama onlar için 45 dakika bile epey uzundur [tabii siz siz olun 5 saat boyunca, zorunda kalmadıkça bir yerde oturmayın, araştırmalar gösteriyor ki, uzun süreli oturmak pek çok sağlık sorununu da beraberinde getiriyor. Gerçi bebekler, anne-baba poposunun koltuğa değdiğini algılayan dedektörle dünyaya geldikleri için, bu konuda endişe duymanıza hiç gerek yok. Bırakın 5 saati, 5 dakika bir yerde oturabiliyorsanız şanslısınız demektir]. Kısaca, slingden/araba koltuğundan/mama sandalyesi ve benzeri yerlerden çıkardıktan sonra tuvalete tutmakta fayda vardır.

    Gerçi, bebekler bu oturma yerlerindeyken genellikle sinyal verirler, hatta daha yoğun olarak verirler ama siz bu sinyalleri algılayamıyorsanız, uzun süre bir yerde oturduktan sonra ve hatta öncesinde de tuvalete tutmak iyi olabilir. Örneğin, bizimki tuvaleti olduğunda araba koltuğuna oturmamak için direnirdi, slingdeyken çişi geldiğinde yoğun sinyaller verirdi, “annecim tuvaletim geldi ve senin üzerine yapmak istemiyorum, hadi artık anla ve çıkar beni, bak yoksa ben atıcam kendimi” der gibi kendini geriye doğru iterek ihtiyacını belli ederdi. Bebeklerini slingde ya da kanguruda taşıyan anne-babalar eminim deneyimlemiştir bu hareketi. Çiş sinyali ne ola ki diye düşünüyorsanız, işte bu hareket iyi bir örnek. Çünkü, bebekler doğaları gereği anne-babalarını ya da üzerinde yattıkları yeri kirletmek istemezler, onun için de küçücük bebekler bile kendilerini geriye iterek tuvalet ihtiyaçlarını gidermek için uzaklaşmaya çalışırlar. Bu zamanlarda tuvalete tutarsanız, bebeğiniz çok rahatlayacaktır.
     

  3. Gelelim, üçüncü evrensel zamanımıza: banyodan önce ya da sonra. Kimin banyodayken çişi gelmez? Bebeğinizi soyup banyoya koyduğunuzda, eğer çişini yeni yapmadıysa, çok büyük bir olasılıkla banyodan sonra yapacaktır. Hatta yaptıysa bile tekrar yapması kuvvetle muhtemeldir. Banyoya çiş yapmasından korkmayın, çiş sterildir; ancak çiş, bir yerde uzun süre kalırsa bakteriler hücum eder ama zaten banyoda böyle bir olasılık yoktur. Banyoda çişimizin gelmesinin nedeni, bilindiğinin aksine suyun şırıl şırıl akan sesi değildir, ısı değişimidir. Aslında yalnızca banyoda değil, denize girdiğimizde ya da kıyafetlerimizi çıkarttığımızda, hatta çıkartmadan soğuk bir ortama girdiğimizde, ortamın sıcaklığı vücut sıcaklığımızdan daha düşükse, vücudumuz ısıyı yükseltmek için sıvıları dışarı atmak üzere harekete geçer. Tam tersine sıcak havalarda da daha az sıklıkta çiş yaparız.

    Bunun nedeni, soğuğa maruz kalan vücudun, ısı kaybını azaltmak ve hayati organları korumak için deriye ve yüzeye yakın dokulara olan kan akışını kısıtlaması ve kanın vücudun merkezinde toplanmasını sağlamasından kaynaklanır. Buna tıpta “periferik damar büzüşmesi” denir. Kanın vücudun merkezinde toplanmasının sonucu olarak vücut merkezindeki kanın hacmi artar, bu da atardamarlardaki kan basıncını artırır. Kan hacmi ve dolayısıyla kan basıncı böbrekler tarafından kontrol edilir. Böbrekler kan basıncına göre vücuttaki suyu geri emerler ya da geri akıtırlar. Soğuğa maruz kaldığımızda vücut merkezinde toplanan kan hacmi, dolayısıyla da kan basıncımız artar ve böbreklerimiz kan basıncını düşürmek için vücuttan su ve tuz çekerler, bu da daha çok idrar üretmemize sebep olur. O yüzden bebeğinizi banyo için soyduğunuzda, tuvalet teklif edebilirsiniz. Eğer öncesinde yapmazsa, sonrasında mutlaka yapacaktır.
     

  4. Ve buradan dördüncü evrensel zamana bağlanabiliriz, bez değiştirirken. Zaten çiş yapmış diye düşünmeyin, bebekler, özellikle Tİ’ye alışmış bebekler bezlerine çiş yaptıklarında idrar torbalarının tümünü boşaltmazlar, boşaltmış olsalar bile, aradan geçen zamanda yine çiş biriktirmiş olabilirler, bezini değiştirmek için altını açtığınızda, üşüyen popo, kan basıncı değişimini kontrol eden böbrekleri harekete geçirip tekrar boşaltım mekanizmasını canlandırabilir, ya da bebeğiniz kendini kirletmek istemediği için bezini çıkartmanızı beklemiş olabilir. O yüzden bez değiştirirken de tuvalete tutmakta fayda vardır.
     
  5. Beşinci ve son evrensel zamanımız, yemekten sonradır. Yemekten sonra çoğu insanın kakası gelir. Elbette yediğimiz yiyeceklerin bir kısmı dışarı atılacaktır ancak hemen değil. Önce midede sindirilip daha sonra bağırsaklara geçer, bağırsakların uzunluğunun ortalama 7,5 metre olduğu düşünülürse, yiyeceklerin vücuttan atılması için epey uzun bir yolculuk yapmaları gerektiği ortaya çıkacaktır. Yiyeceklerin ağızdan popoya kadar olan bu yolculuğunun süresi, yediğimiz yiyeceklere göre değişir ancak yetişkinler için ortalama 53 saat, çocuklar içinse ortalama 33 saat sürer, çünkü çocukların metabolizması yetişkinlere göre daha hızlı çalışır. Fakat neden genellikle yemekten sonra kakamız gelir? Çünkü yeni yiyecekler geldiğini haber alan vücudumuz, onlara yer açmak için harekete geçer. Bu da gastrokolik refleks sayesinde olur. Bu refleks mideye düşen ilk lokmayla devreye girer. Yenidoğanlarda daha hızlı çalışır, o yüzden 0-3 ay arası bebekler genellikle emzirme esnasında kaka yaparlar. Bebeğiniz, bağırsaklarındaki rahatsızlık dolayısıyla bir anda memeyle boğuşmaya başladığında, emzirmeye ara verip lavaboya/tuvalete/lazımlığa/leğene tutarsanız, hem rahatça kakasını yapar, hem de gazını çıkarır; sonra da rahatlamış olarak kalan sütleri süpürebilir. Bu gastrokolik refleks biraz daha büyük bebeklerde (3-6 ay) emzirmeden hemen sonra, daha büyük bebeklerde yemek yedikten 10-15 dakika sonra devreye girer.  
http://itsallaboutthehat.blogspot.com/

Not: Eğer memeyle boğuşmaya başladığı anda yapıyorsa ve siz tuvalete yetişemiyorsanız, emzirirken yanınızda bir kap bulundurup yapacağı zaman resimdeki gibi altına koyabilirsiniz. Bir de bu şekilde cıbıl cıbıl emzirip bebeğinizle daha çok ten teması kurabilirsiniz.

Aslında bebekler, bu evrensel zamanlarda sinyal verirler, fakat siz sinyalleri algılayamıyorsanız ya da bebeğiniz bir nedenden dolayı sinyal vermeyi kestiyse, bu zamanları bir yere not edip bebeğinize tuvalet teklif edebilirsiniz. 

Eğer bebeğiniz, bu zamanlarda kendisini itiyorsa ya da başka şekillerde tuvaletini yapmak istemediğini belli ediyorsa kesinlikle zorlamayınız. Unutmayın “tuvalet iletişimi özünde, bebeğinizin ihtiyaçlarına cevap vermektir; ve bu davranış ancak sevgi ve şefkâtle sürdürülebilir. Emzirmenin de tuvalet iletişiminin de esas amacı, bebeğinizle sevgi dolu bir şekilde ilgilenmektir, şimdi, şu anda. (Ingrid Bauer)

Bir sonraki yazıda: Bebeğinizin kendine özgü zamanlaması ve bezsiz zaman…

Evren Bay
Bezsiz Bebek FB Grubu

Diğer Paylaşım

EFT mi? O da ne? Süheyla Pınar Alper

Duyguların kişilerarası iletişimdeki yeri, ifadesi ve farkındalık oluşturmadaki önemi konusunda uzun yıllardır ders veriyorum, danışmanlık …

6 Yorum

  1. Tamam cok iyi anladim uc bölümü de tekrar tekrar okuyup hatmedecegim o ayri fakat bir kac sorum olacak 1. Bebegim 10 aylik ama yine de iki yasi beklememeliyim hemen iletisime gecmeliyim doğru mu ? 2. Bebegimi normel klozete mi tutmaliyim yoksa ona ozel bir tuvalet/lazimlik mi olmalı?

    • Tugba, 2 yaşını bekleme kararı senin vereceğin bir karar. Ben bir şey söyleyemem. İlk yazıda konuyla ilgili görüşlerimi yazmıştım, istersen onu bir daha oku. Eğer tuvalet iletişimi yolunu tercih edersen hemen başlamanı öneririm, çünkü bu aylarda rutinleri anlamaya başlıyorlar ve 12 aydan sonra alıştıkları bir rutini değiştirmek çok daha zor oluyor. Eğer başlayacaksan ileride kendisinin de uygulayabileceği belli bir tuvalet rutini oluşturmanı öneririm. Ben 10 aylıkken bu yüzden lazımlıkla tanıştırmıştım. Sonrasında çişi gelince kendisi gidip oturmaya başladı. Ama bebeğin lazımlığı reddederse, öncelikle kollarında tuvalete tutarak başlayabilirsin. Bebeğinin sinyallerini ve ritmini öğrenene kadar evrensel zamanlarda tutmayı deneyebilirsin.

    • Tuğba, Evren'in de izniyle kendi tecrübemi paylaşmak istedim, çünkü ben de kızımı 9 aylıkken tuvalete oturtmaya başladım. Gerçi benimki pek tuvalet iletişimi sayılmax, bilinçsiz hareketti ama neticede kızım 12. Ayından sonra altına kakasını yapmadı. Ben klozete oturttum ve bu kararımdan da memnunum.
      1. 1 yaşından sonra kakaları ciddi büyük adam kakası gibi oluyor, lazımlık temizlemek zevkli olmazdı sanırım. Tuvalette sifonu çekiyorsun, popoyu yıkıyorsun, koku filan koklamak zorunda kalmıyorsun.
      2. Bazı bebekler lazımlıktan klozete geçerken korkabiliyorlarmış, öyle bir dönem yaşamamış olduk. İşte mesela lazımlıkta kakasını görüyormuş da tuvalete yapınca kakasını göremeyince korkuyormuş, ayrılmak istemiyormuş filan. Ben tecrübe etmedim böyle bir olay. Kakaya el mel sallatamadım benim kıza.
      3. Evde lazımlık vardı, kızım da ani zamanlarda kendş kendine lazımlığa gidiyordu. Ben de ona Moonstar merdivenli tuvalet adaptörü aldım. Bu şekilde klozete kendi kendine çıkmaya başlayınca lazımlığı hiç kullanmadı.
      Gerçi lazımlığı kızım 4,5 yaşında olmasına rağmen hala kullanıyorum. Gece tuvalete kalkınca uykusu dağılıyor, tekrar uyumaya çalışmasın diye lazımlığı yatağa koyup çişini yarı uyanık şekilde yaptırınca uykuya dönmesi kolay oluyor. Ama tabii çocuğuna göre değişir, kimi çocuklar tuvalete gidip çişlerini yapıp geri dönüp uykularına gayet rahat devam edebiliyorlarmış.
      Dediğim gibi bizimli tuvalet iletişimi kapsamında değil, ona cesaret edememiştim, ikinciye artık kısmetse denerim. Ama 9 aylıktan sonra yaşadığım dönemi anlatmıştım bir yazımda, yardımı olursa belki diye ekleyeyim:
      http://sormabulmadunyasi.blogspot.com.tr/2010/12/tuvalet-egitimi-ne-zaman-verilmeli.html

    • Harika! Ben de büyük kızımda aynen bu şekilde yapmıştım. Küçükte ikisini birlikte kullandım, daha çok da lazımlığı. Ama şimdi o da ablasına heves edip klozete oturmak istiyor, sanırım bizim de artık merdivenli bir adaptör edinme vaktimiz gelmiş. Yorumun için ÇokSağol ÇokBilmiş! 🙂

  2. özenle yazılmış çok güzel yazılar, çok teşekkür ederim. ilk oğlumu lazımlıkla başlatmıştım, klozete geçmek sorun olmadı (ama 2 yaş civarında, çişini evde değil de dışarıda, ayakta, ağaç sulayarak yapmak konusunda ısrarcı oldu)
    küçük oğlum lazımlığa oturduktan sonra çok kısa zamanda sıkılıp dolaşmaya başlıyor, biraz sabırsız, aceleci bir bebek. kalkıp gidince çişler de odanın başka yerlerine gidiyorlar 🙂 bunu görünce hemen lazımlığı kaldırıp klozet adaptörüne geçtim, abisi gibi klozete yapmak onun da hoşuna gitti. bu sefer de, küçücük banyomuzda, tahret musluğu gibi eğlencelikllerin çok yakında olması meselesi var , çiş yapacağına muslukla oynamak istiyor ama olsun 🙂

    • Zeynep çok teşekkürler! Evet her yeni aparat tanıtımında önce bir süre inceleme-araştırma işine girişip her tür şeyi deniyorlar. Bizimkinin hevesi genellikle 1 hafta içerisinde geçiyor, bu arada her şey alt-üst, üst-baş batık tabii 🙂 Bu abiler ablalar da gerçekten çok iyi oluyor çünkü bizimki de aynı şekilde ablası gibi yapmak istediği için 18 aylıkken lazımlıktan adaptöre çok kolay bir şekilde geçiş yaptı. İki çocuk anneleri olarak şanslıyız 🙂

Leave a Reply