Anasayfa / BYBO / Bakım / Ebeveynlik / Toplu Katliamlar, Terörizm, Ani Saldırılar, Afetler Hakkında Konuşma Stratejileri, Dr. Kenneth M.D, M.S. Ed – Çeviri: Süheyla Pınar Alper

Toplu Katliamlar, Terörizm, Ani Saldırılar, Afetler Hakkında Konuşma Stratejileri, Dr. Kenneth M.D, M.S. Ed – Çeviri: Süheyla Pınar Alper

Güçlü ve Sağlam Çocuklar Yetiştirmek

Belirsizliklerle dolu, tehlikeli bir dünyada yaşamakta olan anne babalar olarak istiyoruz ki çocuklarımızı köpüklere sarabilelim; onları güvende tutalım ve hatta gerçek yaşamın anlamsız trajedilerinden de koruyabilelim. Ama olmuyor, yapamıyoruz. Bugünkü dünyanın gerçeği şu ki toplu katliamlar, terörizm, salgın hastalıklar, afetler ve ani saldırılarla sık sık karşılaşıyoruz. Böyle olaylar olduğunda tepkilerimiz aslında benzer bir yol izler. Şaşırır sarsılırız. Üzülürüz. Bir daha olup olmayacağını, bizim yaşadığımız yerde de tekrarlanıp tekrarlanmayacağını merak ederiz. Bazılarımız da bu tür olayları sık sık yaşamaktan artık uyuşmuştur.

Çocuklarımız her şeyin yolunda olup olmadığını anlamak için bize başvururlar. Ergenler için bu olayları sindirmek daha zorlayıcı olabilir. Bu konuları onlarla konuşmak da zor olabilir. Çocuklarla konuşurken farklı yaklaşımlarımız olması gerekir. Ergenlerimiz kendilerini güçsüz hissetmemeli, kendilerini güçsüz olarak algılamamalıdır. Onları, sorunlara maruz kalan bir kuşak değil, tersine sorun çözücü bir kuşak olarak yetiştirmek  bizlere düşüyor; onlar, bu tür felaketleri önleyecek becerileri olmadığını asla düşünmemelidirler.
Önce Kendi Duygularınıza Bakın

Ergeninizle herhangi bir konuşmaya başlamadan önce biraz zaman ayırıp kendinizi gözlemleyin. Bu olay sizi nasıl etkiliyor? Konuyu ergeninizle konuşmadan önce kendi duygularınızı halletmeniz ve onları kontrol altına almış olmanız önemli bir adımdır. Olay sizi kızdırdıysa, kendinize sakinlemek için bir süre tanıyın. Dehşete kapıldıysanız, bunu sindirmek için kendinize süre tanıyın. Endişeliyseniz, endişenizi arttıracak haberlerden, hikayelerden ve konuşmalardan uzak durun. Yetişkin olmamız bizim hasar görmeyeceğimiz anlamına gelmez. Burada, çocuğunuzun ya da ergeninizin sizin duygusal tepkinizden nasıl etkileneceğini hesaba katmak önemlidir. Öte yandan sarsıldığınızı onlarla paylaşmalısınız çünkü gençlerin  bu olayların olağan olduğunu ya da bizim tepkisiz olduğumuzu düşünmelerine asla izin vermemeliyiz. Ergenler de benzer sarsıcı duygular yaşıyor olabilirler. Duygularını ifade etmelerine izin vermek önemlidir. Onların kızgınlıklarını, engellenmişlik duygularını ya da şoklarını asla azımsamamalıyız. Çocuğunuzun aşırı duygusal olması, olması gerekendir. Geleceğe dair umudu gençlikteki tutku ve duygular ayakta tutar.

Çocuğunuzu Tanıyın: Dürüst Olun ve Onunla Yaşına Uygun Konuşmalar Yapın 

8 yaşındaki bir çocukla tabii ki 15 yaşındaki bir çocukla konuştuğunuz gibi konuşamazsınız. Genellikle 7 yaşın altındaki çocuklar travmatik olayları tam olarak anlayamaz ve sindiremezler. Çocuğunuz hangi yaşta olursa olsun,  bir trajedi ya da kayıp karşısında duygusal olarak nasıl bir tepki vereceğini sizin bilmeniz önemlidir. Açıklama yaparken onun anlayabileceği ve rahatça kaldırabileceği bir düzeyde konuştuğunuzdan emin olun.

Bilgiye ağırlık verin ve kulağına gelmiş olabilecek yanlış bilgiyi düzeltin. Gereksiz iç bulandırıcı ayrıntılara girmekten kaçının. Yaşanan olaya coğrafi olarak ne mesafede olduğunuzu ve bu olayla bir ilginiz olup olmadığını da göz önünde bulundurun. Yanlış anlamaları giderin, açıklayın. Sakin ve dürüst bir sohbetle onlara güven verin. Sordukları bir sorunun cevabını bilmiyorsanız, bilmediğinizi söylemenin bir sakıncası yok. Bu korkunç olayın gerçekleşme nedenini bilmediğinizi söyleyebilirsiniz. Her yaştaki çocuğa, onun ne gördüğünü, ne duyduğunu ya da ne okuduğunu sorarak sohbet ilerletilebilir.

Ergeninizin Dayanıklılığını ve Gücünü Destekleyin

Kriz dönemlerinde, ergeninizi dinlemeniz onu desteklemenin, sevginizi ve kabulünüzü göstermenin en etkili yoludur. Onları dinlediğinizde konuyla nasıl baş ettiklerini, olayları nasıl yorumladıklarını , sizden ve diğer yetişkinlerden ne beklediklerini anlayabilirsiniz.

Kimi ergenler başkalarının ne düşündüğünü anlatarak kendilerini ifade etmeyi tercih ederler. Kendilerinin de böyle hissedip hissetmediğini sormaktansa, onları dinleyebilirsiniz. Böylece anlatmayı sürdürmelerini, duygu ve düşüncelerinin kabul gördüğünü hissetmelerini sağlayabilirsiniz.

Ergen Medyasının İzlenmesi

Küçük çocukların toplu saldırı haberlerini izlemeleri genelde doğru değildir. Ancak ergenlerin bunları izlememelerini beklemek pek de gerçekçi olmaz. Sosyal medyadaki arkadaşlarından, akıllı telefonlardan ve televizyondan bir şeyler olduğunu nasıl olsa öğreneceklerdir. Onlara gelen bilgiler doğru olmayabilir. Dolayısıyla, gördükleri ve duydukları her neyse, bunlar üzerine sohbet etmek gereklidir.

Basit sorular sohbeti başlatmanın iyi bir yoludur? “Sen neler duydun?”, “Okulda arkadaşların bu konuda ne diyorlar?”, “Sosyal medyada neler paylaşıyorlar?” diye sorabilirsiniz. Sorularınızı sorduktan sonra sohbetin doğal akışına izin verin. 7-24 medya gevezeliğinin sürdüğü bir çağda haberleri onlarla birlikte izlemek ve böylece kendiniz de daha çok şey öğrenerek sohbet etmek iyi olur. Bırakın ergen size sorular sorsun. Siz de sorun. Böylece olayın sonrasında ergeninizin ne kadar haber ve bilgiye maruz kaldığını izleyin, ve bunu sınırlamaya çalışın. İnternette arama yapmaktan vazgeçirmeye çalışın. Televizyonunuzu kapatın ve konuyla ilgili bilgi almak için kullanıyorlarsa akıllı telefonlarını da bir kenara bırakmalarını söyleyin. Unutmayın, onların bilgi sahibi olmayı öğrenmelerini istiyoruz ama desteğe ihtiyaçları olduğunda da sürekli travma etkisi yaratacak çarpıcı görüntülere maruz kalmalarını değil, insanlara baş vurmalarını istiyoruz.

Koruyucu Güç olun: Sevginizi ve Güvenlik Duygularını Besleyin
Bir yandan travmatik olayları açıklamaya çalışırken diğer yandan çocuğunuzun ve kendinizin  güvende olduğunuzu da vurgulamanız önemlidir. Mümkünse olayın olduğu yerle sizin bulunduğunuz yer arasındaki uzaklığa dikkat çekin. Yasaların herkesin güvenliği için yapıldığını belirtin. Çocuğunuzun yaşı uygunsa, saldırganın tutuklanabileceğini, etkisiz hale getirilebileceğini hatta öldürülebileceğini bilsin. Durumu anlatırken, konuyu çözmek için uğraşan çalışanların ve yardım kuruluşlarının destek olabilmek için neler yaptıklarını anlatın. Fazla bilgi vererek kafalarını karıştırmamaya çalışın.
Böylece bazı durumlarda ailenizin ihtiyacı olabilecek güvenlik stratejileri de geliştirmeniz mümkün olabilir. Ergenleriniz onların güvenliği için neler yaptığınızı bilsinler. Onlara ne çok sevildiklerini anlatın, buna zaman ayırın. Sevginiz, gerek iyi zamanlarda gerekse zorlayıcı zamanlarda onların hayatlarının temel koruyucu gücü olarak hep var olacaktır.
Başkalarındaki İyiliği Görmelerini Sağlayın
Travmatik olaylar bazı insanların içindeki en olumsuz yanları ortaya çıkartırken, bazılarının da en iyi yanlarının ortaya çıkmasına yol açar. Çocuklara karışık ortamlarda yaşanan sevgi, cesaret ve özveri öyküleri anlatın. Pek çok trajedinin ardından, başkalarını korumak için kendi hayatını riske atan insanların varlığını duyarız. Kurtulanların yaralıların hastaneye götürülmesine yardımcı olduklarını duyarız.
Birbirini tanımayan insanlar kan vermek için kuyruğa girerler. Böyle zamanlarda pek çok insan bunları yapar. Travmatik olaylardan sonra ortaya çıkan iyiliği de görebilmelerini sağlayın.
Çocuklarımızı, yetişkin olduklarında daha iyi bir dünya oluşturmaya katkıda bulunsunlar diye yetiştiriyoruz. Onların hiç bir trajediye tanık olmadan büyümelerini istiyoruz. Böyle bir durumla karşılaştıkları zamanlar için bizim iki hedefimiz olmalı. İlk hedefimiz onları duygusal olarak korumak, o an için güvenliklerini sağlamak, ikincisi ise tanık olduğumuz gerçeklere alışmamaları, bunları sıradan görmemeleri ya da bunların getirdiği acıya duyarsız kalmamaları için gayret etmek olmalıdır. Böyle kötü zamanlarda insan olmanın olumlu yanlarını vurgulayarak, gençleri o günün acısının içinden çıkarak daha iyi bir gelecek için çaba harcamaya ve çözüm aramaya yüreklendirmiş oluruz.
Zorla Konuşmayın, Konuşturmayın
Kimi ergen olayla ilgilenmeyebilir, kimi de hiç etkilenmemiş gibi davranabilir. Ergeniniz böyle davranıyorsa, hiç zorlanmayın. Konuşma ihtiyacı duyarsa orada olduğunuzu bilsin. Seve seve dinleyeceğinizi bilsin. Bazı ergenler her şey normalmiş gibi hissetmeye ihtiyaç duydukları için gerçek duygularını açıkca ifade etmeyebilirler. Kendiniz örnek olabilir ve birileriyle konuşup paylaşmanın sizi rahatlattığını ve size güven verdiğini söyleyebilirsiniz.
Gerektiğinde Uzman Desteği Alın
Yalnız olmadığınızı bilin. Ergen çocuğunuz zorlanıyorsa bir uzmana, doktora ya da okulun rehberlik servisine danışın.
Her ne kadar çocuklarımızı trajik olaylardan uzak tutmak istesek de bunu yapmamız kolay değildir. Ne var ki nasıl tepki verdiğimiz, davranışlarımız ve destek verme tarzımız onların travmasını hafifletebilir ve gelecekte yaşanabilecek olaylar karşısında daha dayanıklı olmalarını sağlar.
https://www.psychologytoday.com/ca/blog/raising-resilient-children-and-teens/201710/changing-the-way-we-talk-teens-about-tragic-events

Görseller: Edvard Munch, C. Malchiodi

Süheyla Pınar Alper

Diğer Paylaşım

Bu Sıkıntının Adı Yas – Scott Berinato’dan Çeviren: Süheyla Pınar Alper

Scott Berinato’nun 23 Mart 2020de Harvard Business için yazdığı yazının çevirisi (That Discomfort You’re Feeling …

Leave a Reply