Merhaba,
Geçen hafta kaldığımız yerden, beyin gelişim kurallarımızdan sıradaki 4 tanesi ile daha devam ediyoruz;
13. Düzenli tekrar:
Daha önce bahsettiğim gibi öğrenmenin ve hafızanın temelinde beyin plastisitesi bulunuyor.
Beyindeki kimyasal ve elektriksel değişikliklerle beyin hücrelerine gönderilen uyaranlar sonucu, yeni sinaptik bağlantıların kurulması ve bu yolla beynin değişme ve gelişme yeteneği olan plastisitenin gerçekleşebilmesi için en önemli olan unsurlardan biri; uyaranların beyine düzenli aralıklarla iletilmesinin sağlanması.
Yapılan araştırmalar kurulan nöronal ağların sık kullanıldıkça kuvvetlendiğini gösteriyor. Aynı zamanda kullanılmayan bağlantılar ise öylece durmuyor, kaybolup siliniyorlar.
Buradan bizim işimize yarayacak olan kısmı şöyle özetleyebiliriz; çocuğunuzla oynadığınız bir oyun ve aktivitede hedeflediğiniz amaca ulaşmanız tek başına yeterli olmuyor. Yani çocuğunuz yeni bir şey öğrenirken onun beyninde açtığınız sinaptik bağlantılar kısa süre sonra tekrar uyarılmazsa kapanmaya başlıyor. Bu nedenle yeni öğreteceğiniz aktivitenin düzenli tekrar edilmesi gerekiyor. Özellikle yeni öğrenilen bilginin yürümek, konuşmak gibi tamamen otomatikleşecek düzeye gelene, bellekte yer edinene dek düzenli olarak tekrarı gerekiyor.
Bunu daha iyi anlamak için piyano çalmayı öğrenmeyi düşünebilirsiniz. En iyi piyanist bile piyanonun başına ilk oturduğu zamanlar elini kolunu bile nereye koyacağını bilemezken, zamanla ve sık tekrar sonucu öğrenme tamamen gerçekleştikten sonra; beyinde bu işle uğraşan kısımların gelişmesi ile piyanoyu gözleri kapalı bile çalabilecek duruma gelir. Yani piyano çalmak artık onun beyninde otomatikleşir ve yürümek gibi sıradan bir aktivite kadar kolaylaşır.
Çocuğunuzun hayatının sıradan bir parçası haline getirmek istediğiniz şey her ne ise, bunu yapmanız aslında oldukça kolay. Burada yazdığım öğrenmeyi destekleyen basamaklardan en önemli ve etkili olan sık kullanmayı sağlayarak ‘Ağaç yaşken eğilir’ atasözünü gerçekleştirebilirsiniz. Elbette ilgi alanı ve motivasyonu unutmamak, dayatma haline getirmemek koşulu ile.
14. Başarmak:
Başarı en önemli pekiştireçtir. Eğlence ve başarı çocukları; sosyalleşerek diğerlerine katılmak ve gelecekteki alışkanlıklarını, rutinlerini ve yaşam biçimini oluşturacak kompleks işleri yapmak için motive eder.
Oyun ve aktivitelerinize hedefler koyarak çocuğunuzun başarıya ulaşmasını sağlamanız, aktivitelere olan motivasyonunu da arttıracaktır. Bir yandan aktivitelerin seviyesini bir-iki basamak yüksek tutmaya çalışırken başarıyı her seferinde garantilemek zor olabilir. Bu nedenle aktivitelerinizde bu basamağı uygularken gerektiğinde ona yardımcı olarak başarıya ulaşmasını sağlamalısınız.
Başladığınız aktiviteyi bitirmek de önemli bir başarı unsurudur bu nedenle koşullar ne olursa olsun en basit oyunda bile aktiviteyi bitirerek hedefine ulaşmayı sağlamalısınız.
Burada önemli olan, çocuğunuza yardım ederken ‘Dur ben sana yardım edeyim’ tarzında, ona başarmak için yardıma ihtiyacı olduğunu düşündürecek cümleler kesinlikle kurmamanız gerektiği. Başarmak kuralında çocuğunuz hedefe ulaşmak için desteğe ihtiyaç duyduğunda, ona karşı kuracağınız sihirli cümleniz ‘Hadi birlikte yapalım’ olmalı. Böylelikle siz onun başarmış olma güdüsüne hızla ulaşmasını sağlarken onun hissettiği; ortak bir paydada buluşuyor ve paylaşıyor oluşunuz olacak.
Buradaki dipnotumuz: Sihirli cümlemizi sadece çocuğunuz hedefe ulaşmak için desteğe ihtiyaç duyduğunda kurmalı ve yardım etmeyi alışkanlık haline getirmemelisiniz.
15. Tam yeri ve tam zamanı:
Sinir sisteminin davranışı veya beceriyi öğrenmeye ve kullanmaya hazır olduğu belirli zaman dilimleri vardır. Evde aktivite yaparken bu zaman dilimlerini yakalamak sizin için oldukça kolay olacaktır.
Tam yeri; gerekli çevresel koşulların hazır ve uygun olduğu; tam zamanı ise; çocuğunuzun mutsuz, uykusuz, aç veya gergin olmadığı şeklinde sıralanabilecek koşulların sağlandığı anlardır.
Bunun yanında, tam yeri ve tam zamanı kuralı terapilerde kullanılırken; doğru adaptif cevabı açığa çıkarmak için doğru zamanda ve koşulda çocuğa en uygun uyaranı vermek şeklinde açıklanmaktadır. Bunu fark etmek ebeveyn için oldukça zor olacağından bu basamakta sizin yapmanız gerek sadece çocuğunuzun aktiviteye en açık olduğu anı kollamak olacaktır.
16. Beynin her iki hemisferinin de kullanılması:
Bu basamakta bilmemiz gereken temel birkaç bilgi var:
Dışarıdan bakıldığında bir cevizi andıran beynimizin görevlerine göre farklı lobları ve bölümleri bulunuyor. Aynı zamanda beynimiz sağ ve sol hemisfer (yarım küre) olmak üzere 2 ye ayrılır. Sağ ve sol hemisfer genel olarak farklı görevleri üstlenmiştir.
Örneğin beynimizin sağ tarafı yani sağ hemisferimiz; ritim, renkler, resim, müzik, hayal kurma, hacim ve 3 boyutu algılama gibi sanatsal yetenekler ile vücudumuzun (yüzümüz dışında) sol tarafının kontrolünü sağlar.
Sol hemisferimiz ise; rakamsal işlemler, sayılar, diziler, aritmetik ve matematik, konuşma ve analiz etme gibi daha matematiksel ve mantıksal yetenekler ile vücudumuzun (yüzümüz hariç) sağ tarafının kontrolünü sağlar.
Bu iki hemisferi birbirine bağlayan beyniminizin ortasında bulunan sinir demetine ise corpus callosum denmektedir. Corpus callosum iki hemisfer arasındaki bilgi alışverişini sağlayan bir köprü görevi görür. Beynimizin iki hemisferi arasındaki iletişim ne kadar fazla ise corpus callosum o kadar gelişmiş yapıda olur. Yani corpus callosum’un gelişmiş olması beynin bir bütün olarak maksimum düzeyde kullanmasını sağlayarak zihinsel yeteneklerini maksimum seviyelere çıkartır.
Bu nedenle çocuklarımızın beyinlerinin her iki tarafını da eşit seviyede uyaracak aktiviteler yaptırmamız gerekmektedir. Çünkü beyninin ağırlıklı olarak tek bir tarafını kullanan kişilerin corpus callosumu yeterli düzeyde gelişmez. Etkili ve hızlı öğrenmenin sağlanması için her iki beyin hemisferinin birlikte, dengeli bir şekilde kullanılması gerekir.
Bunu sağlamanın yollarının birçoğuna zaten beyin gelişim kurallarından bahsederken sık sık değindim ve değineceğim.
Bu basamakta özellikle belirtmem gerekenler; kitap okumak ve ritm.
Kitap okurken sol tarafla takip edilen ve kavranan kavramlar sağ tarafta hayal edilir bu nedenle kitap okumak beynin her iki hemisferini birlikte uyarır.
Ritim için; öncelikle vücut farkındalığını da destekleyen ve vücudun her iki tarafının koordinasyonunu geliştiren aktiviteler önereceğim. Çocuğun vücudunun her iki tarafını da simetrik olarak kullanabilmesi ve bunu koordine gerektiren durumlarda da uygulayabilmesi bizim için önemlidir.
Dans etme, spor yapma, yüzme ya da basit beden eğitimi hareketleri gibi aktiviteler bu aşamada onun vücudunun iki taraflı entegrasyonunu destekleyecek aktiviteler olabilir. Daha erken dönemde bebeğin iki elini birden kullanması, oyuncağını bir elden diğerine geçirmesi, bacaklarını birlikte hareket ettirmesi, yerde sürünmesi, dönmesi, emeklemesi gibi fiziksel aktiviteler vücudun bilateral entegrasyonunu destekleyen aktivitelerdir.
Oyunlarınız sırasında çocuğunuzun her iki elini birlikte kullanmasını sağlayacağınız düzenlemeler yapmak, oyuncakları gözleri ile takip etmesini sağlamak, ellerinin ve ayaklarının gövdesini çaprazlamasına neden olacak oyunlar oynatmak bu aşamada onun beyin gelişimini desteklemenize çok yardımcı olacaktır.
Ritmde gözden kaçırmamamız gereken bir diğer unsur da müzik. Müzisyenler üzerinde yapılan araştırmalar corpus callosumlarının sıradan bir insandan daha gelişmiş olduğunu gösteriyor.
Müzik derken bahsettiğim illa Mozart olmak zorunda değil ama içinde belirli bir ritim barındıran müziğin iki yarım küre arasındaki iletişimi daha iyi desteklediği biliniyor. Bu nedenle ritm içeren müzikleri çocuğunuzun hayatının önemli bir parçası haline getirmenizi tavsiye ederim. Bunun için sırası ile müzik dinleme, şarkı söyleme, ritim tutma, duyduğu ritmi taklit etme, ritme vücutla eşlik etme, enstruman çalma basamaklarını uygulayabilirsiniz.
Şimdilik bu kadar, sonraki yazımda basamakların tamamını bitirmiş olmayı hedefliyorum.
Sevgiler,
Ebru Sidar
Physical Therapist
The University of Southern California-WPS Sensory İntegration Certified- SIPT Certified
- Evde Cilt Bakımı - 10/31/2017
- Çocuğumun Bağışıklık Sistemini Nasıl Güçlendiririm? - 10/23/2017
- Çocuğun Şiddet Eğilimlerini Nasıl Yok Edebiliriz? - 10/10/2017