Anasayfa / Yazarlar / Eren Kaya / Bebek Sahibi Olmaya Hazırım. Şimdi Ne Olacak? (2)

Bebek Sahibi Olmaya Hazırım. Şimdi Ne Olacak? (2)

Bu yazıyı okumadan okumadan önce konunun ilk kısmı olan Bebek Sahibi Olmaya Hazırım. Şimdi Ne Olacak? başlıklı yazımı okumanızı tavsiye ederim.
7.   Egzersiz yapın

Haftada en az 4 gün düzenli egzersiz hem genel anlamda sağlığınız hem
de fertiliteniz için yararlıdır. Yalnız egzersizde aşırıya kaçmamaya
özen göstermelisiniz. Hamile kalabilmek için vücudunuzda belli bir
miktar yağ olmalı. Günde 1 saati geçirmemeye çalışın. Egzersiz stresi
kontrol etmenize yardımcı olacaktır. Spor sırasında ve sonrasında
vücudunuz endorfin salgılar bu da kendinizi iyi hissetmenize yardımcı
olur. Aynı zamanda kilonuzu koruyabildiğinizi ve fiziğinizin iyiye doğru
değiştiğini görmek sizi mutlu edecektir. Düzenli olarak ve kalp
atışlarınızı hızlandıracak şekilde hareket ettiğiniz müddetçe ne çeşit
egzersiz yaptığınızın fazla bir önemi yoktur. Yürüyüş de yapabilirsiniz,
koşabilirsiniz, yüzebilirsiniz, bisiklete binebilirsiniz veya hepsini
birden yapabilirsiniz.

Fertiliteniz için yapabileceğiniz en iyi egzersizlerden biri de yogadır. Yoganın fertiliteye klinik çalışmalarla kanıtlanmış faydası
vardır. Belli bir takım yoga pozisyonları üreme organlarında kan
dolaşımını kolaylaştırarak yumurtlamaya (ovulasyon) yardımcı olur ve
rahmi gebeliğe hazırlar. Şüphesiz stresinizi azaltmanıza da yardımı çok
olacaktır. Önemli olan düzenli olarak devam etmenizdir. Eğer tüp bebek
tedavisine başlayacaksanız yogaya da mutlaka başlamanızı tavsiye ederim.
Başarı oranlarını etkilediği bilindiğinden Amerika’daki çoğu tüp bebek
merkezi hastalara yoga hizmeti de sunmaktadır. Benzer etkileri
meditasyonla da yaşayabilirsiniz ancak meditasyonda terlemeniz, kalp
atışlarınızı hızlandırmanız ve kalori harcamanız mümkün değildir. O
yüzden meditasyonu egzersiz olarak yapmamalısınız. Ancak yoga veya bir
başka bir çeşit sporla birlikte sürdürebilirsiniz.
Meditasyon ve/veya yoganın en belirgin etkisi yarattığı rahatlama halidir. Stres kısmında da değindiğim gibi bu egzersizler, derin nefes
egzersizleri, esneme hareketleri, masaj ve dua olabilir.
8.   Kilonuzu normale düşürün
Eğer kilonuz normalin üzerinde ya da altında ise en kısa zamanda
normale dönmelisiniz. Hem aşırı zayıflık hem de aşırı şişmanlık sağlıklı
bir gebeliğe engel olabilir. Hollanda’da yapılan bir çalışmaya göre
adetleriniz düzenli olup infertiliteye neden olabilecek herhangi bir
hastalık teşhisi konulmamış olsa bile, kilonuz normal sınırlar dahilinde
değilse hamile kalmakta zorluk çekebilirsiniz. Kilonuzun normal olup
olmadığını anlamak için vücut kitle indeksi (VKİ) hesabı yapabilirsiniz.
Eğer VKİ 18,50′nin altında ise kilonuz düşük, 18,50 ile 25,00 arasında
ise normal, 25,00 ile 30,00 arasında ise fazla kilolusunuz. VKİ, 30,00
ve üzerinde ise obez kategorisine giriyorsunuz. Normal sınırların
dışında iseniz bir an önce bir diyetisyenle görüşüp sağlıklı bir kiloya
ulaşmalısınız. Aşırı kilo yalnız fertilite için değil genel anlamda
sağlığınız için de zararlıdır, beraberinde pek çok hastalığı
getirebilir.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun Kasım 2011’de açıkladığı verilere göre
Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki nüfusun %16,9′u obez, %33′ü ise
fazla kilolu. Bu rakamlar geçmiş yıllarla kıyaslandığında nüfusumuzun
giderek şişmanladığı sonucu ortaya çıkıyor. Bunun pek çok nedeni var
elbette ama başta doğru beslenmeyi bilmemek, bilinçsizce yiyecek
tüketmek ve hareketsizlik gibi nedenler sayılabilir.
Doğru beslenmek ve ideal kilo sadece kadının değil erkeğin
fertilitesini de etkiler. Yapılan çalışmalar göstermiştir ki fazla
kilolu erkeklerin sperm kaliteleri ve sayıları düşük, anormal sperm
sayıları yüksek oluyor. VKİ arttıkça anormal sperm sayısı da doğru
orantılı olarak artıyor. Aynı zamanda sebze, balık ve tam takıl
ağırlıklı dengeli bir beslenme şekli spermin kalitesini arttırıyor.
Neyse ki geri dönüşü olmayan bir durum değil bu. Sağlıklı beslenmeye ve
egzersiz yapmaya başladığınızda kilo vereceksiniz. Bu da sperm
kalitenizin artmasına yardımcı olacak. Önemli olan fazla zaman
kaybetmeden ve yaşınız çok ilerlemeden sağlıklı bir kiloya düşmek için
çalışmaya başlamak.
9.   Vücudunuzu tanıyın

Hamile kalmanızı kolaylaştırmanın en kolay yollarından biri
vücudunuzun nasıl çalıştığını öğrenip ilişki zamanlamanızı vücudunuzun
programına göre ayarlamaktır. Eğer kitaplarda anlatılan gibi tıkırında,
asla şaşmayan bir döngünüz yoksa doğal yollarla gebe kalma yöntemleri bölümünde açıklamaya çalıştığım yöntemleri öğrenin ve uygulayın. Her
şeyden önce yumurtlamanın (ovulasyon) gerçekleşip gerçekleşmediğine emin
olmanızda fayda var. Ateş Ölçme yöntemi bunun için yardımcı olabilir.

Uygulayabileceğiniz diğer yöntem ise servikal sıvı kontrolüdür. Bu
yöntemle fertil kalite sıvıyı üretmeye başladığınız günleri kolaylıkla
takip edebilir zamanlamanızı ona göre yapabilirsiniz. Bu yöntemin
güvenilirliği %97- %99 dur. Ovulasyondan ortalama 6 gün önce bu sıvıyı
üretmeye başlar vücudumuz. Fertil kalite sıvının özelliği spermlerin
hareketini kolaylaştırarak yumurtaya ulaşmalarının yolunu açmasıdır.
Vajinanın dışında bile bulunsa bu sıvı spermlerin yumurtaya ulaşmasını
sağlaması mümkündür. Bu yüzden gerçek bir ilişki gerçekleşmese bile
fertil dönemde servikal sıvıyla spermin bir şekilde karşılaşması
hamileliğe ortam saplayabilir. Bu kalitedeki sıvıyı üretmediğiniz günler
hamile kalmanız imkansıza yakındır.
Bunların yanında elbette ovulasyon zamanını idrarla test etmenizi
sağlayacak testler alabilirsiniz fakat ben bunları gereksiz masraflar
olarak görüyorum. Zaten gebelik testine her ay maaşınızı bağışlıyorsunuz
bir de bunların bütçenizi sarsmasına lüzum yok:)
10. Sigarayı Bırakın
Sigarayı az içmek diye bir opsiyonunuz yok! Bırakmak zorundasınız.
Evet, tanıdıklarınız var sigara içtiği halde hamile kalan ama bu asla
bebek çalışmaları sırasında sigaraya devam etmeniz için bir neden
olamaz. Kendinize ve doğacak bebeğinize yapabileceğiniz en büyük
kötülüktür sigara. BIRAKIN! Sigara ve fertilite başlığında bu konudan
ayrıntılarıyla bahsettim.
11. Fertilite Testlerinizi yaptırın

Eğer 6 ayın sonunda zamanlamanız doğru olduğu halde hamile değilseniz
bir doktora görünüp hormon testleri yaptırmanızda yarar görüyorum.
Elbette sperm kalitenizi de test ettirmelisiniz.  Doktorunuzun yapacağı
testler adetinizin 3. Gününde FSH, LH, E2, TSH, T4 testleri olacaktır.
Bunların yanında uygun gördüğü başka testler de olabilir ve ultrasonla
yumurtalıklarınızın ve rahminizin durumuna bakmak isteyebilir. Bütün
bunların sonucu normal sperm durumunuz da normal ise hamile kalmamanız
için bir neden yok demektir. Yapmanız gereken tek şey burada
bahsettiklerimi hayatınızın içine katmak. Bu maddeler sadece
fertiliteniz için değil genel anlamda sağlığınız için de iyi olacaktır.
Kendinizi kısa zaman sonra çok daha iyi, çok daha enerjik, zinde ve
mutlu hissedeceksiniz. Ruh haliniz böyle olduğu müddetçe bebeğinizin
sizi bulması ve ailesi olarak seçmesi de an meselesi olacaktır.
Çalışmalarınızı görevmiş gibi değil de eğlenerek yapın. Eşinizle
sürekli iletişim halinde olun, hislerinizi paylaşın. Eğer iletişim
kurmakta zorluk çekiyorsanız birlikte bir dostunuzla konuşun ya da bir
terapistten yardım alın. Evliliğinizin her aşamasında eşinizle sürekli
iletişim halinde olmak ve anlaşmak çok önemlidir ama bebek yapmaya karar
verdikten sonra daha da önemlidir. Sağlıklı çocuklar sağlıklı ailelerde
büyürler. Mümkün olduğunca bebeklerle, çocuklarla vakit geçirin. Eğer
çocuklarla olmak size mutluluk değil de acı veriyorsa muhakkak bir
uzmanla görüşmelisiniz. Bu ruh hali içerisindeyken hamile kalmanız doğru
olmayabilir. Unutmayın ki hamileyken nasıl hissettiğiniz sadece sizi
değil aynı zamanda bebeğinizi de etkileyecektir. Hamile kaldığınızda
mutlu, huzurlu ve sağlıklı olmalısınız.

Diğer Paylaşım

Bu Sıkıntının Adı Yas – Scott Berinato’dan Çeviren: Süheyla Pınar Alper

Scott Berinato’nun 23 Mart 2020de Harvard Business için yazdığı yazının çevirisi (That Discomfort You’re Feeling …

Leave a Reply